Ana içeriğe atla

Tek Mağdur Galatasaray


Konuştu zat-ı  muhterem,  normal sezon olsa şampiyonmuşlar, gs mağdurmuş bu yüzden. Sormazlar mı adama,  her şey normal olsa lig böylemi olurdu diye. Ya soramadılar ya da karşılarında adam bulamadılar. Siz konuşmazsanız, ille de kupamı istiyorum diye sızlanırsanız ama asıl gerçeklikleri görmezden gelip , ne yaparsanız yapın kupamı verin derseniz , elin oğlu da çıkar bize haksızlık yapıldı der. Ve bu  ligde haksızlık yapılmayan tek takım olursunuz. Bir penaltına bile feryat figan haftalarca konuşulurken, yüzyılın şike skandalının faillerine gereken cevabı veremeyip , gerekli yerlere gerekli baskıyı kuramazsanız, şikenin aktörleri televizyon televizyon dolaşıp övgüler alırlar, hatta basının organları tarafından onur ödülleri bile alırlar. Siz de çıkar basında fazla yer bulamıyoruz diye dert yanarsınız yine basına. Bir tepki bir polemik oluşturmadan , konuşmadan o basında nasıl yer alacaksınız ki.

Zat-ı muhterem normal sezon şampiyonluğunu ilan ederken, siz Avrupa kupalarıyla beraber 3 günde bir maç yaptığını anlatamadınız, o normal sezonda çok yoruluyoruz ,çok sakat veriyoruz derken ,sizin kaptanınız “maç yapmaktan bıtkınlık geldi ailelerimizi göremiyoruz nerdeyse” derken,30 gol atan forvetiniz “maç yapmak sıkıntı değil de yolculuklar bizi bitirdi” derken , siz sustunuz ve muhterem konuştu. Gs nin hakkı yenmiş normalde şampiyonmuşlar.
En büyük şansınız olan Şenol GÜNEŞ’ sahada ve saha dışında kurtarıyor  sizi, yoksa taraftar artık doldu kanaatindeyim. Bir parmak hareketinde peşinizden gelecek taraftarı bırakın, TFF genel kurulunda el kaldıracak haliniz yoktu. Ve en sonunda Şenol hoca patladı “Geçen sene şampiyonluk engelleniyordu, bu sene neden 3 günde bir maç yapıyoruz” deyiverdi. Yani sizin demeniz gerekeni.
Vee  sonunda olan oldu. Bir gecede küme düşme kaldırıldı. Ama sizin hala umudunuz var dimi PİLATİNİ’ den,  merak etmeyin onun gazı da alınıyor birileri tarafından , nede olsa  İstanbul’da  kendisi. Hakkını aramada pasif kalınca kimse sizin hakkınızı aramaz. Şunu unutmayalım Siz cebinizdeki kartları düzgün ödemezseniz  kimse size  PİLATİNİum kart vermez.
Kalın Sağlıcakla…
               

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Trabzonspor: İstanbul'un korkulu rüyası

Trabzonspor, Türkiye'nin en köklü ve başarılı futbol kulüplerinden biridir. 1967 yılında Trabzon'da kurulan bu eşsiz takım, yıllar boyunca hem ulusal hem de uluslararası arenada büyük başarılara imza atmıştır. Trabzonspor, köklü tarihinden, tutkulu taraftarlarından ve özgün futbol anlayışından dolayı futbolseverlerin ilgisini her zaman üzerine çekmiştir. Bu makalede, Trabzonspor'un tarihini, başarılarını ve kulübün etrafında dönen heyecan verici hikayeleri keşfedeceksiniz. SEO Meta Açıklaması: Trabzonspor, Türkiye'nin köklü futbol kulüplerinden biridir. Bu makalede, Trabzonspor'un tarihini, başarılarını ve kulübün heyecan verici hikayelerini keşfedin. Giriş: Trabzonspor, Türk futbolunun önemli köşe taşlarından biridir. 1967 yılında Trabzon'da kurulan kulüp, o günden bu yana büyük bir tutku ve özveriyle yoluna devam etmektedir. Trabzonspor'un tarihine baktığımızda, birçok unutulmaz anı, büyük zaferler ve efsanevi futbolcularla dolu bir geçmişle karşılaşıyoruz...

Bombacının Psikolojisi

Ülkemizde son günlerde artan terör olaylarında hayatını kaybedenlere rahmet dileyerek başlayalım satırlarımıza. Eli bir kez olsun silah tutmamış onlarca hayat bir hiç uğruna ve tek suçu o an oradan geçmek olan 37 can hayatını kaybetti Ankara’da. Ve sonrasında yaşanan İstanbul patlaması. Halkın psikolojisini bozmak ve tedirgin etme amacı güden bu eylemler Pazar akşamı oynanması gereken Galatasaray – Fenerbahçe maçının da ertelenmesine yol açtı. Güvenlik gerekçesiyle ertelenen bu karşılaşma – her ne kadar Fenerbahçe’nin maça saatler kala yaptığı açıklama kafaları karıştırsa da – yeter ki tek insanın burnu kanamasın, gerekirse bütün spor müsabakaları ertelensin dedirtse de, diğer taraftan terörün amacına ulaştığını düşünenlerin sayısı da az değil. Hangi düşünce ve psikoloji ile beline bomba bağlayıp insanların arasında kendini patlatır bir insanoğlu bunu bilemeyiz ve şahsen ben bilmek istemem. Allah bizi bu insanlık duygusunu kaybetmiş insanlardan korusun diyerek asıl konumuz ola...

Ofsayta düşmeyen ilçenin çocukları

Ofsaytta hiç düşmeyen bir ilçenin çocuklarıydık biz. Çünkü hiç bir zaman o kadar büyük bir sahamız olmadı. Yıllar geçti, biz büyüdük. Lise hayatını sonlandırmamızın üzerinden yaklaşık 20 yıl geçti. Hâlâ havasını soluduğumuz ilçenin çocukları, yaşadıkları şehirde ofsaytta düşme şansını yakalayamadı. Antrenmanlarını ve maçlarını yapmak için komşu ilçelere gitmeye devam ediyorlar. Her seçim öncesi verilen stat sözleri, bir sonraki seçime kadar ağızlara alınmıyor nedense. Aslında Trabzon’un stadı olmayan tek ilçesi olma özelliğine sahip derenin çocukları, bunu bir marifet olarak saymıyorlar elbette. Şalpazarı’ndan bahsediyoruz, evet. Ben oraya ofsaytta düşmeyen çocukların diyarı diyorum. Başarının siyasiler tarafından paylaşıldığı, ancak başarıya giden yolda hep yalnız kalan şehrin çocukları. Dünya’nın en uç noktasındaki Ağasar Uşağı’nın aldığı başarıda koşa koşa fotoğraf çektirmeye gidenler, bu gençlerin ilçenin içinden de çıkabileceğini düşünemiyorlar nedense. Ya da farklı bir açıdan ba...