İkinci Sarı

  Tarihe Yunanlıların sonuncusu diye geçen general Flopinin kılık kıyafetine hiç bakmadığı gibi, her türlü işte de çalışırdı. Ava gider, çift sürer ve ot yataklarda yatardı. Bir gün Atinalı bir vatandaş onu yemeğe davet etti. General pejmürde kılık kıyafetle vaktinden önce ziyafete gidince evin hanımı geleni oduncu zannetti ve :    - Hadi eğlenme, şuradaki odunları kes, akşama yemeğe misafirimiz var, dedi.    General hiç istifini bozmadan odunları kesmeye başladı.    Evin erkeği onu görünce:    - Ne yapıyorsunuz general, dediğinde Flopi"nin şöyle cevap verdi:    - Kıyafetsizliğimin cezasını çekiyorum. Bu hikaye gibi Türkiye gündemi.Kıyafetsizlere adaletin tam işlediği bir düzen. Makam , mevkii ,para ve çıkar, insanları adalet önünde birkaç adım öne geçiriyor. Yetersiz kaldığı durumlarda adalet mekanizmasının işleyişi değiştiriliyor. Zeka,eğitim ve tecrübenin yerini nüfuzlu olmak, dürüstlük ve erdemin yerini de para aldıktan sonra bize sadece yazmak düşüyor.   “Takım

Bu Sefer Güldürmedi Esprili bir başkanımız var, en ciddi soruları bile kendine has cümleleriyle İstanbul basınının hoşuna gidecek şekilde sıralayan bir başkan. Şike sürecinde Sessiz kalmasıyla taraftarını deli eden, neden konuşmuyor?,neden haklılığımızı savunmuyor? diye dövündüğümüz , konuştuğunda ise şikeciler lehine konuşan , Keşke sessiz kalsaydı diyecek kadar bizi rencide eden bir başkan. En son icraat olarak genel kurul kürsüsünden şikeci takım için bizim diyebilen, Uefa’ya gerekirse rest çekeriz ve içimize kapanırız cümlesini kurabilen, mevcut yönetimi istifaya davet ederek önceden kurulan bir senaryoya ait olduğu sonradan anlaşılan başkanlık eylemini hayata geçirmek için aday olan, Demirören’e destek vermelerinin, Trabzonspor taraftarını ne kadar yaraladığının farkında mıdırlar acaba. Yönetim kurulu toplantısına gelemeyecek ve telefonla anında karar aldıracak kadar acele olan nedir? Bazılarının dediği gibi “derin Trabzon” mu? , yoksa bir yerlerden gelen “icazet” mi? Baş

Bugün içimden bir şeyler yazmak geçmiyor. Kızgınım, kırgınım Trabzonspor’a. Evet , açıkçası tur beklemiyordum ,ama bu kadar da basit bir oyun da beklemiyordum. Kabullenmiş bir halleri vardı. Bir şeyler yapmaya çalışan 3-4 kişi dışında bir aksiyon da yoktu. Hangi futbolcu nerde ne hata yapmışa girmeye gerek yok,bu maçta ki hatalar o kadar barizdi ki futboldan anlamaya da gerek yok .80 yaşında ki   nene Zokora için “o kara oğlan niye boş boş bakıyo,tutsaya onu” diyorsa pozisyon tartışmanın da bir anlamı yok.   Belki yenildik ama ezildik de , keşke biraz direnseydiniz renklerine gönül verdiğim renklerin savaşçıları. Evet kızgınım , Kırgınım. Yenildiler diye değil SAVAŞMADIKLARI için.

ORTAlamanın altında Tamam defansımız kötü kabul, Burak tan başka forvetimiz yok ona da kabul, 2 günde bir maç yapıyoruz , yorgunuz oda tamam ama. İlk düzgün ortayı 50. Dk da atmanın bir açıklaması varmı. Süper ligde top koşturan milyon dolarlık topçular orta yapamayacak kadar da kötü , yorgun, formsuz   olamazlar olmamalı. Diyelim ki taktik : duran toplarda ve yapılacak ortalarda ön direğe orta yapılması üzerine kurulu ama 5-6 aydır tutmuyor bu taktik. 50. Dakikada topu biraz kaldırdık Mustafa Yumlu zoru başarıp üstten auta attı ama orada bişey yapıldı bir aksiyon vardı. 2. Ortada 55 te geldi zaten. Kornerlerde es keza öyle, topu kaldırmak yerine ön direğe gönderiyorlar. Bir süper lig oyuncusunun orta yapamama ihtimali bana göre olmadığı için , Hocam , bu taktik tutmuyor vazgeçin demek geçiyor içimden. Söyleyecek Fazla bir şey yok. 80 dk üstün bir oyun ortaya koyan Kayseriy’e karşı sadece 10 dk biraz kıpırdanarak berabere kalabildik.Yenilmek veya berabere kalmak oyunu

Merhaba;                 Yıllardır Trabzonspor’dan istediğimiz tek şey skorda mağlup olsa bile elinden gelen mücadelenin en iyisini sahaya yansıtmasıdır.Maalesef Psv maçında bunun örneğini göremedik.Biz ki galip geldiğimiz maçlar sonrası “iyi oynamadık ama kazandık”,”bu takıma oyuncu lazım” gibi cümleleri kurabiliyorsak yenilgi sonrası kendimizde haklılık görerek, söylemlerimizin tescilini dillendiriyoruz. Ancak kıran dökenler şunu bilmeli ki Psv maçı sadece bir maç.                 Günlerdir sosyal medya ve forumlarda dillendirdiğimiz konular arasında Takımımızın stoper ihtiyacıydı vardı ki bunun haklılığını bir kez daha gördük. Takımda stoper var diyen renktaşlarım olacaktır ve sadece savunmaya mı suç buluyorsun diyenler de olacaktır ama onlara yediğimiz iki golü de dikkatli incelemelerini tavsiye ediyorum. Evet takım olarak kötü bir futbol sergiledik. Ancak Türkiye ligleri için yeterli görülebilecek stoper mevkii maalesef Avrupa ligleri içinde yeterli olmuyor ve buna b

Akşamı Beklerken Bugün 16 şubat 2012 Perşembe  Trabzonsporum uefa Avrupa ligi 2. Tur ilk maçında Psv ye karşı  mücadele edecek içimizde bir kıpırtı var nedeni ise sulandırılmış ligimzden uzaklaşıp avrupada mücadele edecek olmamız.                 Şahsen görüşülmeye başlanan davalar konusunda ve şike konusunda medyayı takip etmiyorum. Göz göre göre birileri birilerini kurtarmaya çalışıyor güçlünün suçu suçsuzluğa uydurulmaya çalışılıyor ve uymazsa maddeler değiştiriliyor.  Federasyon başkanınızda çıkıp “ben düşürmemek için elimden geleni yaptım “ diyor. EEE ne olacak şimdi, al süperligi izlede zevk al. Şike mevzu olduğu konusunda taraftar olarak şüphelerimiz vardı , bu şüphelerle barışık olarak yaşıyorduk ama gözümüzün içine baka baka hukuksuzluk yapmaları  zorumuza gitmiyor değil.                 Parasızlık yüzünden elektrik faturasını yatıramayan 2 çocuk annesini  kaçak elektrik kullanmaktan(hırsızlıktan) içeri atarken arkadaki çocukları düşünmeyenler, milyon dolarlarına dah

7 YABANCI      Trabzonspor-Gaziantepspor maçında belkide uzun yıllar göremeyeceğimiz olaylar arka arkaya geldi. Popov'un önce kendi kalesine gol atması ardında hatasını telafı etmek için kazandıkları penaltıyı kullanmak istemesi ve kaçırması , Mustafa YUMLU yu düşürerek penaltıya sebep olması. Birtek kafasına uçak düşmedi desek yeridir.       Daha sonra Trt de fb nin avukatlığını yaparken birden kendisini G.antep in teknik direktörü olarak bulan Hikmet KARAMAN ın sahaya 7. yabancısını sürerek galibiyetimizi maç bitmeden tescil etmesi bir başka ilginçlikti. Maç sonrasıda ondan beklenen bir performansla suçu yardımcılarına atıp , 7 yabancyla oynadığımız bir maç hakkında konuşmanın bir anlamı yok demeci ben dahil herkesi güldürmüştür. Oyuncu değişkliği yanlışını yaptığında maç 3-1 oraya kadar ne oynayabildin ki maç sonunda yabancı kuralının arkasına sığınıp ve suçu yardımcılarına atıp sıyrılmaya çalışıyorsun.              İlginçlikler bittimi tabiiki bitmedi. verilen 3 pe

     BEŞİKDÜZÜSPOR       Beşikdüzüspor olarak Bayrampaşaspor gibi Şampiyonluğa oynayan bir takımı sahamızda güzel futbolun yanı sıra Mustafa'nın attığı gollarle 2-1 yenmesini bildik. Maça fazla değinmeyeceğim. Bizim asıl derdimiz stadımız. Her ne kadar yakın olsada soğuğu bahane edip maça gelmeyen bir çok insan var. oysaki Stadımız Beşikdüzünde olsa Herhafta hatırı sayılır bir seyirciye karşı oynayacak rakiplerimiz. en başlarda komşu ilçede maç oynamak zorunda olduğumuzu avantaj gibi görmüştüm.Biz buradan giderdik  vakfıkebirdende destek alırdık ve belkide stadda yer bulamazdık. Ama maalesef V.kebirden seyirci desteğini yeteri kadar alamamıza karşın kendi ilçemizdende taraftar kaybına uğradık.      Birçok kişi bu sorunları dile getirirken yetkililer ne yapıyor bilemiyorz kimsenin ağzını bıçak açmıyor. Ama şu bilinmeliki şuanki sıralamada 11.lik olan durumumuz belkide daha üst sıralarda olacaktı ve aynı zaanda iyi bir organizasyonla bilet satışlarınında katkısıyla ekonomik